24 Haziran 2014 Salı

"Pardon, yanlışlıkla özledim" diyemiyorsun ki...

Özlemek çok tehlikeli bir duygu. Kimi özleyeceğini seçemiyor ki insan. Kimi seveceğini seçemediği gibi. Aslında seveceğimiz, özleyeceğimiz insanları isteğe göre belirleyebilsek her şey çok daha kolay olurdu. Çok düzgün, çok yakışıklı, iyi eğitimli, ideal sevgili/damat/gelin adayı olup bir şey hissedemediğin için hayat bulmayan ilişkilerle karşılaşmışsınızdır. Oysa birini sevmek istemekle sevebiliyor olsaydık, herkes daha mutlu olurdu. Neyse, gel gelelim gerçek hayatta işler öyle ilerlemiyor.

Özlemek gerçekten bazen ölesiye güzel bir duyguyken, bazen Nazilerin işkence yöntemini aratmıyor. Özlüyorsun, kalbin sıkışıyor, daralıyor. Düşünceler ve kaygılar dört bir yanını sarıyor.

Ya o özlemiyorsa?
Ya o özlemini hak etmiyorsa?
Ya o sana daha önce hak etmediğin şekilde davrandıysa?
Ya o kalbini kırdıysa?

An geliyor o özlem hızlıca yenilmiş yemek gibi oturuyor midene. "Pardon, yanlışlıkla özledim" diyemiyorsun ki...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder