Kadınlar olarak neden hep kontrolü erkeklere bırakıyoruz? Neden onların aramasını bekliyor onlar aramıyorsa bir şey olmamış gibi yolumuza devam ediyoruz? Bakmayın böyle söylediğime, kendimden büyük olan egom ve ben de çoğunlukla "Beni aramayanı ben neden arayayım" felsefesiyle ilerliyoruz. Ancak bu şekilde ilerlemek hangi birimize ne fayda sağladı onu da size bırakıyorum.
Yeni birisiyle tanışıp hoşlanma senaryosunu ele alalım. Sonrasında o aramadıysa sen de aramadın. Evet canım, tebrikler. Ne iyi yapmışsın da aramamışsın. Biz arayınca incilerimiz dökülüyor çünkü. Hadi aradı diyelim, telefonlaşmalar başladı. Sonrasında da "En son ben aradım ama" deyip geriye çekilmiyor muyuz sanki? Hayatı o kadar komplike hâle getirip öyle bir kaos yaşıyoruz ki her adımımız kontrollü. Sadece yeni tanışmada hoşlanma senaryosu değil, ayrılıklarımızı da sessiz yaşıyoruz. Kendi adıma konuşmam gerekirse, ayrılmak istemediğimi, özlediğimi dile getirdiğimi hiç hatırlamıyorum. En son lisede yapmıştım, onda da erkek arkadaşım karşımda ağlayarak benim onu nasıl üzdüğümden dem vurmuştu. İyi bir şey mi yaptım hâlâ bilmem...

Dün çok yakın bir arkadaşımla konuşurken ilişkilerin ilk evresinde karar mercii olarak erkekleri belirlediğimizi farkettim. O aramıyorsa aramamak bir nevi görüşme kararını onun ellerine bırakmak değil mi? O istiyorsa arar, o ilişki istiyorsa olur... Bir nevi tercümesi bu bence. Bu hikayenin neresinde duruyorsun? İstenilen, istenmeyen ve bunun kararını bekleyen edilgen taraf mı yoksa istediği bir şeyi dile getirebilen ya da adım atabilen etkin taraf mı?
Bugün başka bir yakın arkadaşıma da aynı mevzuyu danışınca kendisi şöyle bir yorum getirdi; "Çünkü kırılmak istemiyoruz. Ben artık ilgi bekliyorum, şımartılmak istiyorum. Ben ona değil o bana ilgi göstermeli" dedi. Bir açıdan doğru söyledikleri. Kendimizi korumak istiyoruz, duvarlarımız devrede, kalkanlarımız gövdede!
Amazon kadınlarından savaşma, uğraşma, çaba gösterme isteğimizi kaybetmiş kadınlar hâline geldik çünkü hepimiz. Tek istediğimiz huzur, bazı şeyleri fazla karmaşık hâle getirmeden ne istediğimizi bilmek istiyoruz ve ne istediğini bilen insanlarla olmak isteğimiz!
Asıl konuya dönecek olursak, hâlâ kafam karışık açıkcası. Tarafsızım. Biliyorum ki benim de başıma geldiğinde aramıyorum, aramadım ve kuvvetle muhtemel aramayacağım ama bunun bana bir şey kazandırmadığını da biliyorum. Bir yandan feminist tarafım tutuyor ve niye kararı o belirliyor diye soruyor haşin bir ses tonuyla. Diğer bir yanımsa çok yorgun...